Belediyeler tarihi (Şehremanet)

Nurcan Candan

Etimolojik olarak belde ve bilâd kelimeleriyle bağlantılı olmakla beraber bugünkü anlamıyla kullanılışı Tanzimat döneminin Arapça ve Şark dillerine yaptığı bir katkı, bir yeni icattır. XIX. yüzyılda belediye teşkilâtı II. Mahmud devrinde başlayan reformlarla bugünkü yapısına kavuşmuştur. Şüphesiz daha önce de Osmanlı ve İslâm şehirlerinde böyle bir teşkilât ve bu görevleri yerine getiren memurlar olmuştur. Meselâ Safevîler devri İran’ında kelânter bir beldede bir cemaatin yargıç, yönetici ve saltanat karşısında temsilcisidir. XVII. yüzyılda seyyah J. Chardin, J. B. Tavernier ve modern İranistler’den H. Busse, Culfa şehrine yerleştirilen Ermeni hıristiyan ahalinin başındaki bir Ermeni kelânterden söz ederler. Yine bu asırda emniyet müdürü mesabesindeki daruga ve diğer yöneticiler merkezden tayin edilen memurlardı. Lambton, XIX. yüzyılın sonu ile XX. yüzyılın başında modern Irak şehir idaresinde daruga ve kelânterin şehrin “beglerbeg” denen yöneticisinden sonra geldiğini söyler. Dolayısıyla İslâm dünyasının her yerinde bu gibi cemaat temsilcileri ve “öz yönetici” denilebilecek muhtar görevliler olduğu anlaşılmaktadır. Selçuklu-Osmanlı şehirlerinde de esnaf loncaları reisleri ve âyan gibi görevliler varsa da bunları her zaman bir belediye reisi gibi düşünmek zordur.